Ordan Burdan

İlk Kadın Romancımız “Fatma Aliye Hanım”

Fatma Aliye hanım günümüzde aslında yakından tanıdığımız bir isim. Onu 50 Türk Lirası banknotunun üstünde ki portresinden tanıyoruz. Fakat bir çoğumuz kim olduğunu ne iş yaptığını pek bilmiyoruz. Gelin ilk kadın romancımız olan Fatma Aliye hanımı yakından tanıyalım…

İlk Kadın Romancımız “Fatma Aliye Hanım”

1862 yılında İstanbul’da dünyaya geldi. Babası bir hukukçu ve tarihçi olan Ahmet Cevdet Paşa, annesi ise Adviye Rabia hanımdır. Özel hocalardan çeşitli dersler aldı, Fransızca eğitimi gördü. 1878 yılında II. Abdülhamit’in yâverlerinden Kolağası Fâik Bey ile evlendi. Faik bey’den 4 kızı dünyaya geldi.

Fatma Aliye hanım bir taraftan kızlarını yetiştirirken diğer taraftan yazı işleriyle meşgul oldu. İlk başlarda “Bir Kadın” takma adıyla yazdığı yazılarını zamanla “Mütercime-i Merâm, Aliye sonrasında ise Fatma Aliye imzasını kullanarak yayınladı. Yazı hayatına Fransızca bilmesinden dolayı tercüme yaparak başladı. İlk işi George Ohnet’in Volonté romanını Merâm ismiyle Türkçeye çevirdi. Zamanın çeşitli gazetelerinde yaptığı tercüme ile ilgili yazılar yazılmaya başlayınca kısa sürede geniş bir okuyucu kitlesinin ilgisini çekmeye başladı. Fatma Aliye, yazarlık yolunda Ahmet Mithat Efendi’nin bir çok eserini okumuş ve sonrasında onunla mektuplaşarak ondan çok şeyler öğrenmiştir. Yazdığı yazılarda Ahmet Mithat Efendi’den etkilendiği görülür. Ahmet Mithat Efendi’nin Fatma Aliye hanım ile yaptığı bu mektuplaşmalar sonucunda “Fatma Aliye Hanım Yahud Bir Muharrire-i Osmâniyye’nin Neş’eti” isimli bir monografi yazmasına sebep olur. 1892 yılında Ahmet Mithat Efendi ile birlikte “Hayal ve Hakikat” romanını yazarlar.

Fatma Aliye Hanım yazılarında oldukça sade bir dil kullanır fakat aralara Fransızca kelimelerde serpiştirirdi. İlk yazdığı romanlarında duygusallığa oldukça yer veren Fatma Aliye sonrasında gerçekçi bir bakış açısıyla yazmaya başlar. Fatma Aliye hanımın en önemli getirdiği yenilik ise romanlarını mektup tarzında yazmış olmasıdır. Romanlarında ve diğer bütün yazılarında kadın ve aile konuları üzerinde durmuştur. Yazılarında Osmanlı aile yapısını, İslamiyet’in insana verdiği değeri ve kadınların eğitilmesinin faydalarını anlatmıştır. Kendi kültürüne son derece bağlı bir kadın olan Fatma Aliye Hanım, Émile Julliard adlı bir Fransız yazarın “Doğu ve Batı Kadınları” adlı kitabını Fransız gazetesine yazdığı bir mektup ile eleştirmiş ve Paris’te büyük yankı uyandırmıştır. 

İlk Kadın Romancımız "Fatma Aliye Hanım"
Fatma Aliye Topuz

“Yardım Gönüllüsü “Fatma Aliye Hanım”

Fatma Aliye hanımın tek özelliği roman yazarı olması değildi tabi ki. Yazarlığın yanında büyük bir yardım gönüllüsüydü. 1897 Türk – Yunan savaşında yardıma ihtiyacı olan aileler için Cem‘iyyet-i İmdâdiyye derneğini kurmuştur. Yaptığı yardım kampanyalarıyla dönemin padişahı II. Abdülhamit tarafından berat ile takdir görmüştür. Hilâliahmer Cemiyeti’nin de ilk kadın üyesi olmuş ve orda da yardım gönüllüsü olarak çalışmıştır. Hilâliahmer Cemiyeti tarafından da bir madalya ile ödüllendirilmiştir.

Fatma Aliye hanımın 1914 yılında babasını anlattığı “Ahmet Cevdet Paşa ve Zamanı” adlı kitabı kaleme aldığı son eseri olmuştur. 1924 yılından itibaren sağlığının bozulmasından dolayı yazı hayatına son vermiştir. Bir kızıyla yaşadığı üzücü hadiseler onu fazlasıyla yıpratmıştır. Fatma Aliye Hanım, 13 Temmuz 1936 tarihinde İstanbul’da vefat etmiştir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu