Behzat Ç. Bir Ankara Polisiyesi…
Esra: “Ağladım; çünkü seninle konuşamadım. Ağladım; çünkü sen beni görmüyorsun ve ben seni seviyorum… Sen ancak birisi öldüğünde duygusal yaklaşabiliyorsun. Senin duygu alanına girebilmek için illa ölmek mi lazım? Cesaretin olmadan ne yapacaksın ki? Hayatımda tanıdığım en korkak adamsın. Herkese meydan okuyorsun ama kendi duygularından korkuyorsun. Geçmişe saplanıp kalmışsın. En büyük felaketler senin başına gelmiş değil mi? En büyük acıları sen çekmişsin, ben hiçbir bok bilmiyorum ki… Acı nedir bilmem, yalnızlık nedir bilmem! Dünyanın ekseni kaydı Behzat! 12 cm yerinden oynadı; sen bana 1 cm bile yaklaşmadın. Saplantılısın…”
Behzat: “Bak ne güzel söyledin… Saplantılıyım ben… Benden bir bok olmaz! Biz seninle hep kavga ederiz, mutsuz oluruz biz seninle.”
Esra: “Mutsuz olalım! Ne var. Biz de mutsuz oluruz. Ben seninle mutsuzluğa da varım…”
Yayınlandığı dönemde tüm Türkiye’deki yalnızları aynı sahneye ağlatan, aynı karaktere güldüren, aynı umudu aşılayan… Uzun lafın kısası: Aynı ânı yaşatan efsane dizi Behzat Ç. Bir Ankara Polisiyesi, tüm bölümleriyle şimdi, yeni sezonuyla ise 25 Temmuz’da sadece BluTV’de!
Gemide (1999), Dar Alanda Kısa Paslaşmalar (2001), Barda (1006) ve Çiçero (2019) gibi filmlerden tanıdığımız usta yönetmen Serdar Akar’ın yönettiği; 46 Yok Olan (2016) ve Mehmet: Bir Cihan Fatihi (2018) gibi dizilerin senaristi Ercan Mehmet Erdem’in yazdığı Behzat Ç. Bir Ankara Polisiyesi; yazar Emrah Serbes’in aynı adlı romanlarından uyarlanmıştı. Ve…
Vosvos’una binip buralardan giden amirimiz, ucunda kaybolduğu sokağın başında belirdi…
