Yaşam

2 Yaş Sendromu Nedir? Nasıl Atlatılır?

2 Yaş Sendromu geçiren çocuğunuzla nasıl sağlıklı bir iletişim kurabileceğinizi ve bu süreci nasıl daha az sancılı geçirebileceğinizi biliyor musunuz?

2 Yaş Sendromu, özerklik dönemi olarak da adlandırılan kendilerini ifade etmeye ve her şeyi anlamlandırmaya çalışan 12-36 aylar arasındaki çocukların kişilik gelişimlerinde girdiği ilk yolda edindiği saldırgan tutumlardır. Çocuğun kendi benliğinin ilk kez farkına vardığı ve karakterini keşfetmeye çıktığı bu dönem ebeveynler için oldukça yorucu geçecek yeni bir dönemin de perdesini açacaktır. İlk günleri, ilk ayları derken ve o dönemlerin kendilerine özgü dertleriyle boğuşurken şimdi çocuğunuzun yeni bir yüzüyle tanışacaksınızdır.

2 Yaş Sendromundaki Çocuk Nasıl Davranır?

Bu dönemde çocuk her ne kadar bireyselleşme çabası içinde, anne babasından uzaklaşmak istese de annenin yardımına muhtaç olduğunun da farkındadır. Bundan dolayı çocuk başkaldırma ile boyun eğme arasında bocalar durur. Önceleri anne babasına ve diğer yetişkinlere uyum sağlayan, anlayış gösteren çocuk, negatif bir tutum göstermeye başlar.

  • Yoğunlukla istediklerini anlatmak yerine sık ve tiz bir sesle ağlamayı tercih edebilir.
  • Birçok şeye yumruklarını sıkarak ve bir ayağını yere vurarak itiraz eder.
  • “Hayır”, “istemiyorum”, “gelmem, yapmam” ifadelerini bol bol duyarsınız.
  • İstekleri yapılmadığında aşırı tepki içeren davranışlar gösterebilir. Başını yere vurma, anne babaya vurma, eşyaları etrafa fırlatma, bazen saatleri bulan öfke patlamaları bunlara örnek verilebilir.
  • İştahta kesilme olabilir.
  • Uyku problemleri yaşanabilir. Geç yatma isteği, gecenin bir vakti kalkma ve yatmama isteği gibi..
  • Ebeveyn tepkisine karşı küsme, alınma, kendi kendine içlenme, kendi kendine konuşma tepkileri gösterebilir.
  • Kendine çok fazla güvendiği için, sürekli gözünüz üzerinde olmalı. Dışarı çıkıp kendi başına bir yere gitmeye çalışabilir. kibrit veya çakmakla oynayabilir.

2 Yaş Sendromundaki Çocuğa Nasıl Davranılmalı?

Olumsuz kelimeler kullanmaktan kaçının, “yapma, etme, ağlama, bağırma” gibi kelimelere çok fazla maruz kalan çocuğunuz sizi karşısına almaya daha fazla meyilli olabilir. Refleks ile ağzınızdan bu tip olumsuz kelimeler çıkabilir, ama kendinizi olabildiğince kontrol etmeye çalışın ve çocuğunuzun yapmasını istemediğiniz bir şey olduğunda “Hayır”, “Sakın yapma” demek yerine çocuğun önüne başka alternatifler koyun.

Kurallar koyup, onunla inatlaşmak yerine ona özgür bir alan sağlayın. “Herhangi bir yere gitmek ister misin?” sorusuna “hayır” cevabı aldığınızda, sinirlenip onu zorlamak yerine, neden gitmek istemediğini anlamaya çalışın. Kelime dağarcığı bu yaşta çok da geniş olmayan çocuklar aslında hayırdan çok daha fazlasını demek istemiş olabilirler. Bunun üzerine konuşmaya çalışın. Gideceğiniz yer hakkında ona bilgi verin. Hatta gideceğiniz yerin ya da yapacağınız şeyin çocuğunuz için cezbedici özelliklerini ortaya çıkarın.

Çevresini keşfetme arzusuyla dolu olan çocuğunuzun tehlikeli bir durum söz konusu olmadığında hata yapmasına izin verin.  Böylece çocuğunuz yaptıklarının sonucunu görebilecek, keşfedebilecek, bir daha aynı eylemi yapmaması gerektiğine ikna olacaktır. Çünkü çocuğunuz o eylemin zarar verici etkilerini bizzat yaşayarak, deneyerek öğrenmiştir. Bu durumda çocuğunuzun kendine güveni de artacaktır.