Categories: Sağlık

Kadınlarda Artan Taş Hastalığı Nedir ?

Yapılan araştırmalar kadınlarda taş hastalığı riskinin arttığını gösteriyor.Ülkemizde her 10 kişiden biri yaşamının bir döneminde taş oluşturmaktadır.

1. Taş Neden Oluşur :

  • Dağlık ve tropikal bölgelerde özellikle yaz aylarında daha sık ve ülkemizde Güneydoğu Anadolu bölgesinde en sık görülmektedir.
  • Beslenme alışkanlıkları çok önemlidir.
  • Taşların oluşumunu artıran ve azaltan birçok faktör mevcuttur.
  • Böbreklerde oluşan idrar miktarı belirleyici rol oynar.
  • Beslenme alışkanlıklarına ve bir takım faktörlere bağlı olarak bazı kimyasal maddelerin idrar yoluyla atılımı artmakta ve idrar miktarına bağlı olarak bu maddeler ya kolayca atılmakta ya da çökerek, küçük kristallerin oluşmasına yol açmaktadır. Bu kristaller şekillendikten sonra hızla birleşerek böbrek taşlarını oluşturmaktadır.
  • Alınan sıvı miktarı arttıkça taş oluşturma riski o kadar azalmaktadır.
  • Taşlar kimyasal yapılarına göre kabaca kalsiyum içeren ve içermeyen taşlar olmak üzere iki grupta incelenir.
  • Kalsiyum içeren taşlar (kalsiyum oksalat, kalsiyum fosfat taşları) tüm taşların %85’ini oluşturmaktadır.
  • Kalsiyum içermeyen taşlar (ürik asit, sistin ve enfeksiyon (strüvit) taşları) daha nadir görülür.

2. Kadınlarda Görülme Sıklığı Arttı :

  • Erkeklerde kadınlara göre 2-3 kat daha fazla görüldüğü bilinen taş hastalığının artık kadınlarda görülme sıklığının dünya çapında artış gösterdiği son yapılan incelemelerde ortaya çıkmıştır.
  • Bunun nedenlerini de küresel ısınma, artan stresli yaşam şartları ve beslenme alışkanlıklarındaki değişimde görmekteyiz.
  • Fast-food tarzı beslenme, meşrubatlar, genetiği değiştirilmiş ürünler, yetersiz ve sağlıksız beslenme, hareketsizlik ve az su tüketimi, sonuçta obezitenin artmasına neden olmakta, idrardaki dengeyi taş oluşumu lehine bozmaktadır.
  • Tedavi edilmesi ihmal edilen veya sık tekrarlayan taş hastalığı böbrek fonksiyonlarında kalıcı bozulmaya ve böbrek yetmezliğine neden olabilir.
  • Bir kez taş düşüren hastaların yüzde 50’si 5 yıl içinde tekrar taş düşürmektedir. Bu nedenle taş hastalığı hakkında bilinçli olmalı ve taş oluşumunu önlemeye veya en azından azaltmaya yönelik önlemler alınmalıdır.
  • Taşların oluşmasını önlemede en önemli faktör, alınan sıvı miktarıdır.
  • Taş oluşturmaya yatkın kişiler, günde en az 2-2.5 litre idrar çıkaracak kadar su içmezse, yoğun idrarda taş oluşturan maddelerin çökmesi ile yeni taşlar oluşacaktır.
  • Protein ve karbohidrattan zengin, lifli gıdalardan fakir diyet taş hastalığı riskini arttırmaktadır.

3. Taş Hastalığı Olanlar Nasıl Beslenmeli :

  • İdrar asit-baz dengesini bozan gazlı-gazsız içeceklerden uzak durulmalıdır.
  • Kalsiyum kaynağı olan süt ve yoğurt, peynir gibi süt ürünlerinin makul ölçülerde tüketilmesi gerekir. Hiç tüketilmemesi de taş oluşum riskini artırmaktadır.
  • Yüksek oksalat içeren sebze, pancar, soya, siyah çay, çikolata, kakao, kuru incir, karabiber, fındık, ıspanak, çilek, böğürtlen gibi besinleri de aşırı değil makul düzeyde tüketmek ve tercihen kalsiyumdan zengin besinlerle beraber tüketmeniz gerekir. Bu şekilde fazla oksalat kalsiyum ile birleşerek kana geçmeden bağırsaklardan atılmaktadır.
  • Tuz kullanımı ve ürik asit zengini hayvansal proteinler (kırmızı et, sakatat ve kabuklu deniz ürünleri) azaltılmalı, baklagiller gibi hayvansal olmayan protein kaynakları tercih edilmelidir.
  • Sitrat, idrarda taş oluşumunu önleyen en önemli koruyucu maddelerdendir. İdrardaki sitrat düzeyi artırıldığında taş oluşumunun azaldığı bilinen bir gerçektir.
  • Bu nedenle sitrat kaynağı olan limon ve turunçgiller, domates sıklıkla tüketilmelidir.
  • En basit ve pratik uygulama, günlük içilecek suyun içine limon sıkılmasıdır.
  • Bununların haricinde özel diyet önerilerine uyulmalıdır.

4. Taş Hastalarında En Sık Görülen Şikayetler :

  • Taş hastası olanlar bilir, en sık rastladığımız şikayetler bulantı/kusmaya eşlik eden yan ağrısı, kasık ağrısı ve genital bölgeye vuran ağrıdır.
  • Ayrıca idrarda kanama, enfeksiyon bulguları görülebilir.
  • Nadiren idrar geçişine kısmi izin veren taş varlığında şikayetler bu kadar şiddetli olmayıp, çok hafif belirtiler gösteren durumlar da görmekteyiz.
  • En çekindiğimiz durum ise, ortaya çıkan bir ağrı atağını takip eden ağrısız sürecin önemsenmemesidir. Çünkü, taş nedeniyle oluşan tıkanıklığın böbreğin idrar üretmesini durdurmuş olma ihtimali vardır.
  • Yani ağrısız ve sinsice gelişen bir böbrek kaybı! Bu nedenle ağrı her durumda önemsenmeli ve bir taş olup olmadığından emin olunmalıdır.
  • Bu şikayetleri görme durumda uzmanına başvurmak gerekmektedir.